Muhtemelen gökbilimcilerin ve halkın güneş sistemimizde kaç gezegen olduğu hakkında tartıştığını duymuşsunuzdur. Plüton 2006'da gezegen statüsünden çıkarıldığından ve "cüce gezegenler" kategorisine indirildiğinden beri, insanlar eski durumuna getirilip getirilmeyeceği konusunda tartışıyorlar. Ancak güneş sistemindeki gezegenlerin sayısı hakkında pek bilinmeyen, Dokuzuncu Gezegen olarak adlandırılan gizemli, henüz görünmeyen bir gezegenin olup olmadığı konusunda başka bir tartışma var. İşin garibi, NASA da orada bir şey olduğu konusunda hemfikir.
Fikir, Plüton'un yörüngesinin ötesindeki güneş sistemine bakan Caltech profesörleri Mike Brown ve Konstantin Batygin ile ortaya çıktı. Kuiper Kuşağı olarak adlandırılan bu bölge, Neptün'ün yörüngesinden uzanan ve bir dizi cüce gezegene ev sahipliği yapan bir buz ve enkaz diskidir.
Araştırmacılar, Trans-Neptün Nesneleri (TNO'lar) olarak adlandırılan bu uzak bölgedeki bazı cisimlerin yörüngelerinin garip bir şekilde kümelendiğini keşfettiler. Böyle bir kümenin, doğrudan gözlemleyemeyeceğimiz kadar uzaktaki dev bir gezegenin varlığıyla ilgili olabileceğini öne sürdüler. Sözde nesnelerine Dokuzuncu Gezegen adını verdiler.
O zamandan beri, Gezegen X olarak da bilinen Dokuzuncu Gezegen fikri, birçok kişinin hayal gücünü ele geçirdi. Bu nesne hakkında, ilk düşünülenden daha büyük ve daha yakın olabileceği veya minyatür bir kara delik olabileceği fikri de dahil olmak üzere çeşitli teoriler ortaya çıktı.
Bu fikirler eğlenceli ve heyecan verici olsa da çoğu gökbilimci dokuzuncu gezegen fikrini sağlıklı bir şüphecilikle ele alıyor. Ne de olsa böyle bir gezegeni hiçbir zaman doğrudan tespit etmedik ve varlığına dair yalnızca dolaylı kanıtlarımız var.
Evet, NASA bile Dokuzuncu Gezegenin var olma olasılığını reddetmiyor. "Varsayımsal Gezegen X" ajansının sayfası, kütlesinin Dünya kütlesinden 10 kat daha büyük olabileceğini ve yörüngenin o kadar uzak olduğunu ve bir yılın 10 bin ila 20 bin Dünya yılı sürdüğünü söylüyor. Ancak yayının alıntıladığı uzmanlar, bu gezegenin şu anda sadece bir teori olduğunu vurgulamaya çalışıyor.
NASA'nın Gezegen Bilimleri Bölümü direktörü Jim Green, "Yeni bir gezegen olasılığı, bir gezegen bilimci olarak beni ve hepimizi kesinlikle heyecanlandırıyor" dedi. “Ancak, bu yeni bir gezegenin tespiti veya keşfi değil. Sözde Planet X'in varlığı hakkında kesin bir şey söylemek için henüz çok erken. Gördüğümüz, sınırlı gözlemlere dayalı modellemeye dayalı erken bir tahmin. Bu, heyecan verici bir sonuca yol açabilecek bir sürecin başlangıcıdır.”
Teorinin yazarları Brown ve Batygin, başka bir gezegenin gerçekten var olup olmadığına dair yeni ipuçları aramak için çalışmalarına devam ediyor. Brown, "Onu gerçekten bulmak isterim" dedi. "Ama başka biri onu bulursa ben de çok mutlu olacağım. Bu nedenle bu eseri yayınlıyoruz. Diğer insanların ilham alacağını ve aramaya başlayacağını umuyoruz."
Ayrıca okuyun:
- NASA'nın Juno istasyonu, Jüpiter'in kutup siklonlarının kökenini ortaya çıkarmaya yardımcı oldu
- NASA Hubble, son kilometre taşında 1 milyar saniye rekorunu geçti