Gökbilimciler, Dawn uzay aracı tarafından 2015 ve 2018 yılları arasında elde edilen verileri analiz etti. Sonuçlar, Ceres yüzeyinin altında tuzlu bir okyanus olduğunu gösteriyor. Gök cisminin çok uzun zaman önce jeolojik olarak aktif olmaması da mümkündür.
Dawn uzay aracı, bir cüce gezegen ve asteroit kuşağındaki bilinen en büyük nesne olan Ceres'in yörüngesinde 2015'ten 2018'e kadar yakıtı bitene kadar yörüngede kaldı. Operasyonun son aşamasında Dawn, Ceres yüzeyinin sadece 35 km üzerinde bir yörüngeye girdi. Amacı Occator kraterinin yapısını analiz etmekti, çünkü bilim adamları daha önce yüzeyinde muhtemelen yer altı okyanusundan gelen tuz birikintilerini fark etmişti.
Çalışmanın ilk aşamasında, gökbilimciler yüksek çözünürlüklü yerçekimi verilerini, cihazdan alınan görüntüleri analiz ettiler ve Occator kraterinin derinliklerinde büyük bir tuzlu su rezervuarı olduğunu keşfettiler. Araştırmacılar, Occator kraterini oluşturan gök cisminin etkisinin, tuzlu suların yüzeye çıkmasına neden olabileceğini öne sürüyorlar.
Başka bir makalede, bilim adamları, Occator'un merkezinde parlak bir nokta olan Cerealia facula'nın merkezinde hidratlı klorürlerin keşfini bildirdiler. Bu tuzlar çok çabuk kuruduğundan, yazarlar tuzlu suların hala yükseliyor olabileceğini öne sürüyorlar. Bu, cüce gezegenin derinliklerinde hala bir sıvı su rezervuarı olabileceği anlamına gelir.
Daha sonra bilim adamları Ceres'in kabuğunun bileşimini incelediler. Cüce gezegenin yaklaşık dokuz milyon yıl önce başlayan ve yakın zamana kadar devam eden bir kriyovolkanik aktivite dönemi yaşadığını varsaydılar. Ayrı bir makalede gökbilimciler, Occator kraterindeki tepelerin, gök cisimlerinin Ceres'in yüzeyine çarpmasından sonra lav akışlarının donmasından sonra oluşmuş olabileceğini gösterdi. Bu, kriyojenik süreçlerin sadece Dünya ve Mars'ta değil, Ceres'te de mümkün olduğunu gösteriyor.
Diğer iki çalışmada, bilim adamları, gezegenin yüzeyindeki su ve tuz açısından zengin eriyiklerin, kompozisyon ve boyut açısından Mars'takilerden farklı olduğunu göstermiştir. Ayrıca gökbilimciler, Occator kraterindeki bazı tortuların farklı kaynaklara sahip olduğundan eminler.
Ayrıca okuyun: